Kategoriler
öğrenme güçlüğü

Öğrenme Güçlüğü Nedir, Belirtileri Nelerdir?

Öğrenme güçlüğü, beynin bilgileri işleme sürecinde yaşanan sorunları ifade eden bir kavramdır. Öğrenme güçlüğüne sahip olan bireyler yaşıtları ile aynı hızda veya aynı şekillerde öğrenemeyebilirler ve örneğin temel yetenekler gelişimi gibi bazı öğrenme alanlarında zorlanabilirler.

Öğrenme güçlüğü tedavi edilebilir bir bozukluk olmadığı için etkileri kişiyi hayatı boyunca etkileyebilir. Akademik performans, iş performansı, ilişkiler ve hatta günlük hayat bu durumdan etkilenir. Ancak müdahale ve destek, ayrıca özel eğitim danışmanlığı ile bireylerin öğrenme güçlüğüne sahip olmalarına karşın başarıya ulaşmaları sağlanabilir.

Öğrenme Güçlükleri Nelerdir?

Dünya üzerinde milyonlarca çocuğun ve ergenin, ayrıca yetişkinin öğrenme güçlüğü vardır ve bunların pek çoğu bir veya birden fazla öğrenme güçlüğü türü ile mücadele ettiği bilinmektedir. Nörolojik zorluklar olarak görülen öğrenme güçlüğü, beynin bilgileri alma, işleme, depolama ve analiz etme şeklini etkiler. Öğrenme güçlüğü genelde kişinin okuma, yazma, matematik gibi konulardaki başarısını etkilediği için okulda fark edilir ve tanı konur. Ancak öğrenme güçlüğüne sahip olan bazı bireylerde liseye ve hatta iş hayatına kadar fark edilmeyebilir. Bazıları ise asla tanı almaz ve fark edilmezler, yaşamları boyunca bilgileri işlemekte zorlanırlar.

Öğrenme güçlüğü kişinin alternatif öğrenme yöntemlerine ihtiyaç duymasına sebep olur. Zekanın bir belirteci değildir ve zeka geriliği ile aynı şey de değildir. Duyusal problemler, gelişim gerilikleri veya kültürel, ekonomik ve çevresel dezavantajlardan kaynaklanan bir öğrenme zorluğudur.

Bazı öğrenme güçlüğü vakaları hafif olurken, bazılarında kişinin akademik performansı ciddi bir etki altında kalır. Ancak kişinin sahip olduğu zorluğa özel olarak hazırlanmış davranışçı öğretiler sayesinde çocuğun yaşadığı zorluklar aşılabilir ve müdahaleden ciddi faydalar görülebilir. Öğrenme güçlüğüne sahip olmak bireyin akademik olarak başarısız olacağına veya zeka olarak geride olacağına işaret etmez.

Öğrenme Güçlüğünün Sebepleri Nelerdir?

Öğrenme güçlüğünün neden kaynaklandığı bilinmiyor ancak araştırmacılar genetik etkilerin, beyin gelişiminin ve çevresel faktörlerin hepsinin bunda payı olduğunu düşünüyorlar.

Öğrenme güçlüğü aile soyu boyunca görülse de, araştırmacılar bunun genetik sebeplerden mi yoksa çocuğun ebeveynlerini model almasından mı kaynaklandığını bilmiyorlar. Doğumdan önceki ve sonraki beyin gelişimi de öğrenme güçlüğünün gelişimi konusunda etki gösteriyor olabilir çünkü erken doğan, düşük doğum ağırlığına sahip olan ve kafa travmalarına sahip olan bireylerde öğrenme güçlüğünün ortaya çıkma ihtimali daha fazla. Toksinler ve kötü beslenme gibi çevresel faktörlere erken çocukluk döneminde maruz kalmanın etkili olabileceği düşünülüyor.

Öğrenme Güçlüğü Türleri

Öğrenme güçlüğü genelde gizli bir engel olarak görülür. Bu güçlüğe sahip olan birey genelde ortalama veya daha yüksek zeka düzeyindedir ve akademik öğrenme tarzının onlara sorun çıkardığını uzun süre gizlerler. Bu nedenle lise dönemine kadar fark edilmeyebilirler. Kişinin başarı potansiyeli ve buna ulaşabilme oranı arasındaki fark genelde bilgiyi işleme zorluğundan kaynaklanır.

Öğrenme güçlüğü sözlü veya sözsüz olabilir. Sözlü öğrenme güçlüklerinde kişinin yazma, okuma ve konuşulan, yazılan kelimeleri işleme gibi konularda zorluk çektiği görülürken, sözsüz öğrenme güçlüklerinde kişinin görsel bilgileri işlemesinde veya kesirler gibi soyut kavramları anlamakta zorlandığı görülür. Bazı öğrenme güçlükleri kişilerin odaklanmalarına da engel olurlar. Öğrenme güçlüğüne sahip olanların en az %20’sinin odaklanma ve konsantrasyon konusunda zorluklar yaşadıkları görülüyor.

DSM’e göre öğrenme bozukluğu türleri aşağıdaki şekilde ayrılıyorlar ve genelde erkeklerde kadınlara göre daha fazla görülüyorlar:

  • Disleksi: Okuma, yazma, heceleme, konuşma ve hatırlama akıcılığını ve kavrayışını etkileyen bir bozukluktur. Disleksi dil temelli öğrenme bozukluğu olarak da bilinen diğer alakalı bozukluklarla birlikte görülebilir.
  • Disgrafi: Disgrafi sahibi birey kelimeler ve harfler arasına düzenli boşluklar koymakta zorlanabilir, hecelemekte, yazmakta, aynı anda düşünüp yazmakta zorlanabilir ve kağıt üzerinde bir şema oluşturamayabilir. Bu bozukluk özellikle el yazısını ve diğer ince motor yetenekleri etkiler.
  • Diskalkuli: Bu bozuklukta kişinin matematik yetenekleri, rakamları anlayışı ve matematik temelli şeyleri öğrenme kapasitesi düşmüştür. Diskalkuli sahibi bireylerin matematik sembollerini anlamaları, rakamları hatırlamaları, zamanı söylemeleri ve saymaları zor olabilir.
  • İşitsel işleme bozukluğu (merkezi işitsel işlemleme bozukluğu): Bu bozukluğa sahip olan bireylerde sesler arasındaki farkları anlamak, seslerin geldiği yeri söylemek veya sesleri arkaplan seslerinden ayırmak zor olabilir.
  • Dil işleme bozukluğu: Bu bozukluk bireyin kelime ve cümleleri oluşturan ses gruplarına anlam vermesini zorlaştırır. Hem alıcı hem de ifade edici dil yeteneklerini etkiler.
  • Sözsüz öğrenme güçlükleri: Bunlar genelde kişinin yüz ifadelerini ve beden dilini anlamasını zorlaştırırlar. Görsel-uzay, motor ve sosyal yetenekler etkilenebilirler.

Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu bir öğrenme güçlüğü olarak görülmemektedir ancak araştırmalara göre öğrenme bozukluğuna sahip olan çocukların ciddi bir kısmında bu da görülmektedir. İkisinin birlikte olması öğrenme sürecinin daha da zorlu olmasına sebep olur.

Öğrenme Güçlüğü Belirtileri Nelerdir?

Öğrenme güçlüğünün türüne ve ona eşlik eden başka bozuklukların olup olmadığına bağlı olarak çocuklarda görülen belirtiler değişim göstereceklerdir ancak uyarı işareti olabilecek bazı belirtiler şu şekildedir:

  • Yavaş kelime haznesi gelişimi, doğru kelimeleri bulamamak.
  • Kelimeleri kafiyeli söylemekte zorlanmak.
  • Rakamları, alfabeyi, haftanın günlerini, renkleri ve şekilleri öğrenmekte zorlanmak.
  • Çok huzursuz olmak ve dikkatin çabuk dağılması.
  • Yaşıtları ile etkileşimde zorluklar yaşamak.
  • Yönerge ve rutinleri takip etmekte zorlanmak.
  • İnce motor gelişiminin yavaş olması.
  • Aritmetik işaretleri karıştırmak (+, -, x, /, =)
  • Bilgileri hatırlamakta zorlanmak.
  • Yeni yetenekleri öğrenmekte yavaş olmak ve hafızaya fazla yüklenmek.
  • Dürtüsel olmak ve planlamakta zorlanmak.
  • Kötü kalem tutuşu ve bu nedenle kötü el yazısı.
  • Zamanı söylemekte zorlanmak.
  • Kötü koordinasyon ve fiziksel çevrenin farkında olmamak.
  • Verilen zamanda görevleri tamamlamakta zorlanmak.
  • Harfleri ters yazmak ve kelimeleri karıştırmak.

Öğrenme Güçlüğüne Sahip Olan Çocuğa Neden Ders Verilmeli?

Tek başına teşhis işe yaramaz çünkü sadece hangi yardıma ihtiyacınız olduğunu anlamanızı sağlar. Bu nedenle çocuğunuzun öğrenme güçlüğü türü tanımlandıktan sonra hem ailenin hem de çocuğun doğru şekilde yönlendirilmesi ve bilgilendirilmesi gerekir. Doğru bir şekilde eğitim planı oluşturulan ve karşılaştığı zorluklarla başa çıkmak için doğru yönlendirilen bir çocuk, öğrenme güçlüğüne rağmen hayatta başarılı olabilir, akademik performansı yüksek olabilir ve iş dünyasında başarılı olabilir. Ayrıca kendine bir aile kurabilir ve yaşıtları ile iletişim çekmekte de zorlanmaz.

Öğrenme güçlüğünün bir tedavisi yoktur ancak çocuğa uygun öğrenme yönteminin bulunması ve çocuğun başa çıkma yeteneklerinin arttırılması sayesinde bozukluğun hayatı üzerindeki etkileri minimum düzeye çekilebilir.

Kaynakça:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir